SACAYAĞI

İman-Ahlak-Amel

بِسْمِ اللّٰهِ الرَّحْمٰنِ الرَّح۪يمِ

1-Asr´a yemin olsun ki, 2-İnsan mutlaka bir ziyandadır. 3-Ancak iman edenler, salih amel (iyi işler) işleyenler, birbirlerine hakkı tavsiye eden ve sabrı tavsiye edenler bunun dışındadır

AHIR ZAMAN FİTNELERİNDE NASIL DAVRANILMALI

 

Hz. Peygamber (s.a.v), fitnenin gelişmesini şöyle açıklar:

"Fitne insanların kalbine (birden atılmaz). Hasır misali çöp çöp konur, örülür. Hangi kalbe bundan içirilse (yani ferdin istek ve iradesi ile tam bir şekilde girerse, bulaşırsa,) onda siyah bir nokta hâsıl olur.

Hangi kalp de bunu reddederse onda beyaz bir leke  hâsıl olur. Bunlara arz ve Semavat baki kaldıkça fitne zarar vermez.

Diğer  grubun kalbi siyahtır, bulanıktır, tıpkı (ateşte) kararmış tencere gibidir. Ne iyiyi iyi, ne kötüyü kötü kabul eder (cemiyetin hiçbir manevi değerlerini tanımaz).

 Hevayı nefsinden kendisine ne telkin edilirse onu bilir...”

 

  Öncelikle şunu ifade etmek lazım; Bazı hadis`i şerif`lerin anlaşılabilmesi, ifade ettiği zaman diliminde olma ve ifade edilen hallerle karşı karşıya kalma neticesinde tüm boyutuyla anlama imkanı sağlar. Bundan dolayidir ki, Rasulullah(sav) sonra meydana gelen fitneler karşısında Rasulullah(sav)`in ifade ettiği  hakikatleri yaşayan sahabiler, o hadislerin hakikatini anlamiş ona göre kendilerine yol tayin etmişlerdir.

 

O halde şunu söylemek sanırım yanlış olmaz. Bazı hadisler vardır ki! Rasulullah(sav)`ın döneminden  ziyade onlardan sonrakiler için vaaz edilmiş ve gerçek manada anlaşılması da bizatihi hadiseleri yaşayanlar tarafından anlaşılabilecek olmasıdır.

 

 Biz soruya cevap vermeye çalışırken kırmızı çizgileri aşmadan genelde bilinen şeyleri tekrar edeceğiz. Zira çoğu hakikat zikredilmesi yanında maalesef çeşitli etkenlerden dolayı uygulamada geri kalınmaktadır.

 

 Fitne hadiste de ifade edildiği gibi bir anda meydana gelmiyor, bir takım merhalelerden geçtikten sonra zuhur ediyor.Bu oluşum çeşitli merkezlerin toplumu, emelleri veya çıkarları hatta din adına kendi düşünceleri istikametinde insanları  yönlendirmesi adına hadiseleri  geniş bir kitleye veya topluluğa yayması neticesinde meydana geldiğidir.

 

 Çeşitli sebeplerle ortaya atılan fitne tohumları insanın kalbinde yeşerdiği ifade ediliyor. İşte bu inkişaf malesef kalbin bulanmasına, kişilerin iradeleri, emeller istikametinde yönlenmesine vesile oluyor. Eğer bu fitne tohumları reddedilir tastik edilmez ise kalp korunmuş kişi sağlam bir irade ile karar verme konumunda olmuş olur.

 

  Şöyle bir soru akla gelebilir!!!. Fitne olabilecek söylemleri veya hadiseleri nasıl anlarız?. Acık olan haramlara veya Islam topluma olumsuz  etki edecek söz ve davranışların hepsi buna dahildir.

 

 Haramlara kapı aralayacak hadiseler, aşırı gruplaşmalar, taassupculuk, milliyetcilik,haset,kin,nefret,menfaat,yersız maslahatcılık, insanın kalbinde şüphe hasıl eden işler,olumsuz isnatlar, menfaatperestlik, adaletsizlik, hadiselere müdahale de ahlak ve adalet kurallarını aşma, Dini emirlerde aşırı münakaşa, umumun  anlamakta zorlanacağı meseleleri umuma yayma, bariz icra edilen günahlar ve bunlara müsamaha gösterme veya bunları düzeltmede Rasulullah`ın(sav) tavsiyelerinin dışına çıkmak. vs........

 

 Dolaysiyle her türlü yönlendirmede Allah`ın hükümlerine, ferlerin ve toplumun hukukunu engelleyecek söz ve fiiller şu yada bu sebepten gözardı edilerek benimsenmemeli. Aksi halde bir çok olumsuz hadiselerin vuku bulmasına bizlerde vesile olabiliriz.

 

Eğer şu yada bu şekilde fitne hasıl olmuş, muslumanlar arasında bir kutuplaşma,cedelleşme aynı zamanda tüm toplumu etkisi altına alan insanları hakı yaşama ve yaşatma yerine savunma veya saldırı ortamı hasıl olmuşsa ve hakikati tesbit ve tayın zorlaşmiş ise;

 

1-   Ümmet şuuru devamlı gündemde tutulmalı

 

2-   Amellerde mütedil olmalı şüpe uyandıran fillerden uzak durulmalı

 

3-   Her Türlü tarafgirlik söyleminden kacınılmalı

 

4-   İddaa edilen hususlar umumun maslahatı göz önünde bulundurularak gerekirse haklı olunan meselede davadan geri adım atılabilinmeli

 

5-   Bu meselelerle alakalı tarihsel hadiseler muzakere edilmeli

 

6-   Ehli sünnet cizgisi korunmalı bu cizgide olan bütün kardeşler arası tölerans geniş tutulmalı

 

6-   Karşılıklı ilişkiler asla ahlak ve adalet ölcüleri dışına taşmamalı

 

7-   Muhatap olunan olumsuz saldırılara aynı ile mukabele yerine sabır ve ibadetle meşkul olunmalı

 

8-   Bir şekilde hata yapılmış ise bu hatadan rucu etmeli ve bunu acıkca beyan etmeli

 

9-   Hakikat noktasında kesin bilgi olmayan hususlarda beyanlarda bulunulmamalı

 

10- Böylesi durumlarda emr-i bil mağruf neyh-i anil münker ümmetin vahdeti istikametinde yapılmalı

 

11- Eğer mümkümse kuranında ifade ettiği gibi haklı olan tarafla zalime karşı caydırıcı ro üslenilmelidir

-Fitne zamanlarında nasıl hareket edilmeli